Orta Yüz ve Boyun Germe

Neden ve kimlere yüz germe yapılmalı:
Yılların etkisi ile yüzde gevşemeler ve sarkmalar meydana gelebilir. Bu nasıl olur? Yüz kemikleri 25 yaşından itibaren mikroskopik seviyede erimeye başlar. Yüz kemiklerini saran yumuşak dokular ve deri, altındaki kemik desteğin küçülmesi ile, bol ve gevşek duruma gelmeye başlar. Deri ve deri altındaki yapıda kollajen dokusu zayıfladıkça bu gevseyen deri ve yumuşak dokular sarkar. Bu sarkan deriler artık ameliyatsız güzellik yöntemleri ile toparlanamaz duruma gelince lifting-germe yöntemlerine başvurmak gerekir.

 

Orta yüz gerilmesi ( Mid face lifting )
Bu bölgedeki kemikler en zayıf ve en erken eriyen kemik gurubudur. Erime arttıkça kemik iskeletini saran yumuşak dokularımız gevşer ve kollajen yapılar da yaş, dış etkenler, genetik yatkınlık gibi nedenlerle zayıflar, bozulur. Yanaklar, elmacık bölgeleri sarkar, göz altlarındaki dirilik yok olur; buradaki dokular ise yer çekimi doğrultusunda aşağı doğru yer değiştirir. Genç bir yüz üçgen şekle yakın bir ovallik gösterirken; yaşlanma ile birlikte, sarkmalara bağlı olarak kare veya dikdörtgen şekil alır. Orta yüz germe( mid face lifting) ile sarkan dokular( deri,derialtı yumuşak dokular, sarkmış kas ve zarlar) vertikal olarak, yer çekiminin tersine yukarı doğru toplanıp germe işlemi yapılır. Son birkaç senedir gelişen bu yaklaşım ile alt çenedeki sarkmalar ve çok aşırı olmayan boyun sarkmaları da düzelir. Orta yüz germe, şakak bölgesi, göz kenarı ve en iyisi yanak içinden gerçekleştirilebilir. Bu yaklaşım doku enjeksiyonları ile birlikte yapılırsa çok daha güzel ve uzun süreli sonuçlar alınır.

 

Boyun germe
Yüz germe ameliyatları içinde en çok işlem, emek ve dikkat isteyen bölgedir. Boyun ve çene altı yağ dokusu azaltılır. Boyun derisi çene altına kadar sıyrılır. Deri altındaki platisma adı verilen kaslar yukarı ve yanlara doğru gerilir. Deri fazlalıkları yanağa doğru gerilerek fazlalıkları alınır. Çene ucu çıkıntısı yetersiz ise çene ucu büyütülür. Böylece kulak önü-çene arasındaki mesafe uzatılarak boyun konturunun daha güzel ortaya çıkması sağlanır. Başarılı olmayan yüz germe ameliyatlarında, boyun ve gıdık bölgesinde fazlalık ve tedavi edilememiş sarkma görülür. Boyun germe yüz germenin en ileri götürülmüş şeklidir. Boyun germe orta yüz germe  ile birlikte yapılmalıdır zira deri fazlalıklarının yukarıya doğru toparlanması ve çıkarılması gerekmektedir.

Ameliyat Sonrası Düzelme ne zaman ve nasıl olur?
Doğal deri hatları ve kıvrımları boyunca yapılmış kesiler dikişlerle kapatılır. Her ne kadar cerrah yara izlerini en az göze çarpacak şekilde ayarlamak için (örneğin saç içi) her çabayı gösterecekse de, yara izleri kaçınılmazdır. Vakaların çoğunda izler zamanla solacak ve zor görülür hale gelecektir. En fark edilir olanı kulak arkasında olandır; fakat saç ile kolaylıkla kapatılabilir.

Yüz germe ameliyatının amacı, doğal, daha genç ve daha çekici bir görünümdür. Bununla birlikte iyileşme aşamalı olduğundan nihai sonuç en az 3 hafta farkedilmeyecektir.

Makyaj malzemelerinin kullanımına dikişler alındıktan sonra müsaade edilir. Güneşe çıkmak, ameliyat sonrası bir kaç ay sınırlanmalıdır ve buna yüksek koruma faktörlü güneş kremlerinin kullanımı eşlik etmelidir.

İyileşme hızı, kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte, iyileşmenizin genel olarak aşağıdaki süreci takip edeceğini düşünebilirsiniz :

İlk gün:
* İyileşmenin bu erken devresinde, şişlikleri ve morlukları en aza indirmek için boyunluğunuzu kullanmanız gerekmektedir.

Bir hafta içinde:
* Şişlikler en üst noktaya çıkacak ve sonra inmeye başlayacak.
* Bandajınız açılacak ve duş alabileceksiniz.
* Dikişleriniz alınacak.
* Hafif işlerinize geri dönebilirsiniz ancak uyurken boyunluğunuzu kullanmaya devam edeceksiniz.
* Solgunluğunuzu kapatmak içn makyaj yapabilirsiniz.

İki hafta içinde:
* Morluklarınız olduysa büyük bir kısmı kaybolacak.
* Çok ağır olmayan normal aktivitelerinize geri dönebilirsiniz.

Birkaç hafta sonra:
* Egzersizlerinize yeniden başlayabileceksiniz.
* Şişlikleriniz tamamen inecek.
* Yüzünüzdeki hissizleşme azalacak, ancak tamamen geçmesi birkaç ay alabilir.

İyileşme sürecinde, güneş ışınlarınlarından kaçınmalısınız ve uzun bir süre güneş koruyucu kremler kullanmaya dikkat etmelisiniz.

Sık sorulan sorular ve cevapları
S: ince ve derin kırışıklıklar sadece yüz germe ile yok olur mu?
C: hayır, şişlikler varken yok olmuş gibi gözükür ancak sonra tekrar ortaya çıkar. Bunların azaltılması için botox, kimyasal peeling, lazer peeling, doku enjeksiyonları gibi ek tedaviler gerekir.
S: lazer peeling sonrasında derinin üstü soyulduğu için uzun süre kızarıklık oluyor, yeni başka bir yöntem var mı?
C: doğru, kızarıklık aylarca sürebilir ancak onuncu günden sonra makyaj yapılabilir.

S: dudak kırışıklılarına yüz germenin faydası var mı?
C: hayır hiçbir faydası yoktur. Dudak çevresindeki kırışıklıklara doku enjeksiyonu, zımparalama, derin peeling veya lazer peeling uygulanır. En son yenilik, fraxel+doku enjeksiyonu ile tedavidir.

S: yüz germe ve gençleştirme ameliyatlarının sonuçları ne kadar sürer?

C: bu süre ameliyatı yapan doktorun tekniğine ve hastanın dokularının cinsine göre değişiklik gösterir. Klasik olarak buna cevap 5 ila 7 senedir. Son senelerdeki ameliyatsız güzellik teknolojilerinin ilerlemesi ve cerrahi tekniklerdeki gelişmeler sayesinde bu süre 10-15 seneye kadar uzayabilir. Zira ameliyatsız güzellik teknolojisi sadece ameliyattan çekinenler için değil, ameliyattan sonra dokuların tazeliğini ve canlılığını korumak için de kullanılır. Bu teknolojilerden faydalanan hastalar bu süreyi rahatlıkla uzatmış olurlar.

Yüz Germe

Yüz germe, (Face-Lift veya Rhytidectomy) yüz ve boyun derisinin sarkması ve kırışıklıkları gibi yaşlanma belirtilerini düzeltmek ve bazen ortadan kaldırmak için uygulanan estetik cerrahidir ve yüz gençleştirme cerrahisinin sadece bir kısmını teşkil eder.


AMELİYAT ÖNCESİ DEĞERLENDİRME:
Yüz germe düşünen kişinin atması gereken ilk adım plastik cerraha danışmaktır. Kişi arzulanan sonucun mükemmeliyet değil düzelme olduğunu akılda tutarak ameliyat sonrası daha iyi görünmek ve daha iyi hissetmek konusundaki beklentilerini açık yüreklilikle tartışmalıdır.
Herhangi bir estetik ameliyat girişiminden önce saptanması gereken en önemli etkenlerden biri duygusal kararlılıktır. “Yeni” bir yüz yeni bir yaşamı garantilemez. Yüz germe görünümünüzü düzeltebilir ve kendinize güveninizi tazeleyebilir; fakat gerisi size kalmaktadır.
Muayene ettikten sonra cerrah, sizinle, yöntemle ilgili kararları etkileyecek diğer değişkenleri tartışacaktır. Sıklıkla, yüz germenin, kişinin yaşını 5-10 yıl gençleştireceği söylenir, fakat kesin bir sonucu önceden belirlemek imkansızdır. Daha gerçek olarak, başarılı bir yüz germe kişinin yaşı için daha iyi gözükmesini sağlar. Düzelmenin derecesi yaş, katılım, kemik yapısı, derinin kişisel özellikleri alkol, sigara kullanımı, beslenme, alışkanlıklar gibi etkenler tarafından belirlenir. Bu aynı faktörler, bir dereceye kadar yüz germenin ne kadar etkili olacağını da belirler.
İlk ziyaret esnasında cerrah durumunuza özel detaylar, kullanılacak teknik ve anestezi, ameliyatın nerede yapılacağı da dahil açıklayacaktır. Yüz germe kararı vermeden önce riskler ve masrafı gibi ilave faktörler de bu esnada cerrahla tartışılmalıdır.

CERRAHİ YÖNTEM:

Yüz germe tipik olarak yüz ve boyundan  gevşek ve  sarkmış derilerin uzaklaştırılması için uygulanır. İşlemin miktarı hangi değişikliklerin arzulandığına ve cerrahınızın neyi uygun bulduğuna dayanır. Gözler çevresindeki torbalanmaların uzaklaştırılması isteniyorsa göz kapağı cerrahisi (blepharoplasty) yüz germe ameliyatı ile birlikte veya ayrı bir ameliyat olarak yapılabilir. Alın germe, gıdık liposuction, doku enjeksiyonları, yüz kontur değişiklikleri, peeling laser v.s. yüz germe ameliyatı ile birlikte veya ayrı bir ameliyat olarak önerilebilir.
Cerrahınızın önerileri doğrultusunda, cerrahınızın ofisinde veya bir hastanede ameliyat edilebilirsiniz.
Ameliyat esnasında yüz germe önce yüzün bir tarafında ve sonra diğer tarafında uygulanır. Kesi yapılmadan önce kesilerek çıkarılacak deri parçası üzerindeki saç kesilecektir. Kesiler sıklıkla kişinin ihtiyacına ve cerrahın yöntemine uyacak şekilde kişiye özel ayarlanır. Birçok vakada  kesiye şakaklarda saç hattı içinde başlanır. Şakaklardaki germe ve kaşların kaldırılması artık tüm kafatasına kesi yapılmadan şakak bölgesinde  saçlı deri içine küçük bir kesi yapılıp endoskopik usuller kullanılarak tüm alın derisine müdahale yapılabilir. Kesi daha sonra aşağıya doğru kulak önündeki doğal hat boyunca ilerler, kulak memesinden arkaya döner ve kulak arkasındaki saçlı deriye ilerler. Bazen boyun derisindeki fazlalığa ulaşım sağlamak amacıyla çene altına küçük bir kesi gerekebilir.
Bu yaklaşım yüzdeki konturu çok olumlu etkiler, yüzdeki yorgun ifadeyi yok edip yüz germe ameliyatından alınan sonuçları daha olumlu kılar. Yüz konturunu düzelten diğer önemli yardımcı müdahale  ise ameliyatın sonunda deri altına doku kokteyli veya yağ enjeksiyonları ile takviye yapılmasıdır.
Kesiler boyunca çalışarak cerrah deriyi altındaki yağ ve kastan ayırır. Deri şakak bölgesinde yukarı ve arkaya çekilir, aynı zamanda kulak arkasında ve kulak önünde de gerilerek fazlalık uzaklaştırılır. Yüz germe tekniğinde son 2 senedeki önemli yenilik, deri altındaki kas ve zarların orta yüz bölgesinde yukarı, göz çukurlarına doğru toparlanmasıdır.
Bazı vakalarda çene ve boyundaki yağ birikimleri uzaklaştırılır ve sarkmış kas ve bağ dokusu gerilir.
Eğer aynı ameliyatta göz kapağı estetiği uygulanacaksa, cerrah alt ve üst göz kapaklarında genellikle göz dış kenarlarındaki “kaz ayaklarına” kadar uzanan kesiler yapacaktır. Daha sonra fazla deri ve altındaki yağ uzaklaştırılacaktır.

Doğal deri hatları ve kıvrımları boyunca yapılmış kesiler dikişlerle kapatılır. Her ne kadar cerrah yara izlerini en az göze çarpacak şekilde ayarlamak için (örneğin saç içi) her çabayı gösterecekse de, yara izleri kaçınılmazdır. Vakaların çoğunda izler zamanla     solacak ve zor görülür hale gecektir. En farkedilir olanı kulak arkasındadır, fakat saç ile kolaylıkla kapatılabilir.

Ameliyatı takiben, deri altına birikebilecek az miktarda kan ve sıvının drenajına  (boşaltılmasına) müsaade etmek için kulak arkasına ince bir tüp yerleştirilir. Yüz ve boyuna, geniş ve gevşek bir pansuman uygulanacaktır.
Ameliyatın tipine, çeşitliliğine ve miktarına bağlı olarak, örneğin (estetik göz kapağı cerrahisi yapılıp yapılmadığına bağlı olarak)işlem genellikle 3-5 saat veya daha fazla sürer.

AMELİYAT SONRASI DÜZELME:
Ameliyat sonrası, ilaçlarla kolaylıkla kontrol edilebilen çok hafif ağrı vardır. Bir kaç gün içinde başınızın biraz yükseltilmiş olarak yatmanız istenecektir. Eğer dren kullanıldıysa ameliyatı takiben birinci veya ikinci günde uzaklaştırılacaktır. Pansumanlar genellikle bir gün sonra uzaklaştırılır. Ameliyatın ertesi gününden itibaren size önerilecek boyunluğu takmanız gerekecektir. Hastaneye yatırılmış hastalar ikinci ile üçüncü günde çıkarılacaktır.
Şişme ve deride renk değişimi sıktır ve genellikle birinci ve ikinci haftada gerileyecektir. Hastaların çoğu ameliyatı takiben yüz ve boyunda uyuşukluk veya gerginlik hissinden bahsederler. Bu durumların yoğunluğu ve ne kadar süreceği kişiden kişiye farklılık gösterir.
Yüz germe ameliyatının amacı, doğal, daha genç ve daha çekici bir görünümdür. Bununla birlikte normal iyileşme aşamalı bir süreçtir ve nihai sonuç en az 3 hafta farkedilmeyecektir.
Makyaj malzemelerinin kullanımına dikişler alındıktan sonra müsaade edilir. Güneşe çıkma ameliyat sonrası bir kaç ay sınırlanma ve buna yüksek koruma faktörlü güneş ekran kremlerinin kullanımı eşlik etmelidir.
Herkesin iyileşme hızı farklılık göstermesiyle birlikte, iyileşmenizin genel olarak aşağıdaki süreci takip edeceğini düşünebilirsiniz :

İlk gün:
İyileşmenin bu erken devresinde, şişlikleri ve morlukları en aza indirmek için boyunluğunuzu kullanmanız gerekmektedir.

Bir hafta içinde:
Şişlikler en üst noktaya çıkacak ve sonra inmeye başlayacak.
Bandajınız açılacak ve duş alabileceksiniz.
Dikişleriniz alınacak
Hafif işlerinize geri dönebilirsiniz ancak uyurken boyunluğunuzu kullanmaya devam edeceksiniz.
Solgunluğunuzu kapatmak içn makyaj yapabilirsiniz.

İki hafta içinde:
Morluklarınızın büyük bir kısmı kaybolacak.
Çok ağır olmayan normal aktivitelerinize geri dönebilirsiniz.

Birkaç hafta sonra:
Egzersizlerinize yeniden başlayabileceksiniz.
Şişlikleriniz tamamen inecek.
Yüzünüzdeki hissizleşme azalacak, ancak tamanen geçmesi birkaç ay alabilir.
İyileşme sürecinde, güneş ışınlarından kaçınmalısınız ve uzun bir süre güneş koruyucu kremler kullanmaya dikkat etmelisiniz.

Kulak Estetiği

Kulak estetiği (Otoplasti) genellikle kepçe kulakları başa daha yaklaştırmak, eksik kıvrımlarını şekillendirmek veya büyük kulakları küçültmek amacıyla yapılır. Altı yaş itibariyle kulaklar hemen hemen tam olarak gelişmiş kabul edilir ve operasyon ne kadar erken yapılırsa çocukların dış çevrede karşılaşacağı problemler daha az olacaktır. Bu ameliyat erişkinlerde de yapılabilir ve erişkinler için ek bir risk sözkonusu değildir. Eğer kulak ameliyatını kendiniz veya çocuğunuz için düşünüyorsanız bu broşür size yapılacak işlemi anlamanıza yardımcı olacaktır: işlem nasıl yapılmaktadır, beklentileriniz ne olmalıdır. Tabi ki tüm sorularınızın yanıtlarını burada bulamayabilirsiniz, zira birçok şey kişisel durumlara bağlıdır. Eğer işlem hakkında anlamadığınız birşey varsa lütfen doktorunuza sorunuz.

Cerrahi Plan:
Birçok cerrah, çocukların kepçe kulakları hakkındaki hissi sorunlarına ebeveyinlerin duyarlı olmalarını önermektedir; çocuğunuz değişiklik isteyene kadar cerrahi için ısrar etmeyiniz. Kulakların şeklinden rahatsızlık duyan ve cerrahi isteyen çocuklar genellikle işlem sırasında daha uyumlu olmaktadırlar. İlk görüşmede operatörünüz hastanın durumunu değerlendirecek ve en etkili tekniği önerecektir. Ayrıca cerrahi müdahale için nasıl hazırlanılması gerektiğini açıklayacaktır.
Otoplasti genellikle outpatient (ayaktan cerrahi tedavi) olarak yapılmaktadır; bazen doktorunuz müdahelenin hastahanede yapılmasını önerebilir, böyle bir durumda hastanede bir gece geçirebilirsiniz.

Anestezi Şekli:
Çocuğunuz küçükse doktorunuz genel anestezi önerebilir, böylece çocuğunuz operasyon boyunca derin bir uyku içinde olacaktır. Daha büyük çocuklar veya erişkinler için doktorunuz bir sedatif ile kombine ederek lokal anesteziyi tercih edebilir. Bu durumda çocuğunuz uyanık ancak gevşemiş olacaktır.

Operasyon:
Otoplasti, kulak önü yada kulak arkasından kesi yapılarak gerçekleştirilir. Genellikle birbuçuk-iki saat sürer, komplike olgular daha uzun sürebilir. Amaç kulak kıvrımlarını oluşturmak, kulağı arkaya doğru yani başa doğru yaklaştırmak ve bunun için gerekirse bir miktar kıkırdak çıkarılabilir.

Ameliyat Sonrası:
Erişkinler ve çocuklar ameliyattan birkaç saat sonra ayağa kalkıp dolaşabilir ve eve gidebilirler. Hastamızın başı, ameliyatın sonunda şekillenme ve iyileşmeyi kolaylaştırmak için sarılacaktır. Kulaklar birkaç gün ağrıyabilir ancak bu şikayet ilaçlarla yatıştırılabilir. Yedi gün sonra bu sargı çıkarılarak daha hafif bir pansuman ile baş sarılacaktır. Bu sargıların da çıkarılmasından sonra doktorunuz özellikle geceleri kullanmak üzere kafa bantı önerecektir. Bu bandın gündüz de kullanılması kulağın şeklinin daha iyi muhafazasına yardımcı olacaktır. Dikişler genellikle bir hafta içinde alınır veya kendiliğinden eriyen dikişler kullanılabilir. Kulağın büküleceği herhangi bir aktiviteden birbuçuk ay kadar kaçınılmalıdır. Erişkinlerin çoğu işlerine aşağı yukarı on gün içinde dönebilir. Çocuklar yedi gün civarı bir sürede okula gidebilirler, ancak aktivitelerde dikkatli olmaları gerekir. Çocuğunuzun öğretmeninden bu konuda birkaç hafta boyunca çocuğunuza göz kulak olması yönünde yardım isteyebilirsiniz.
Otoplasti kalifiye, deneyimli bir cerrah tarafından yapılırsa komplikasyonlar oldukça nadir ve küçüktür. Ancak her cerrahide olduğu gibi cerrahi ile ilgili riskler ve işleme özel spesifik komplikasyonlar söz konusu olabilir.
Hastaların küçük bir yüzdesinde kulakta kan pıhtısı gelişebilir. bu pıhtı kendiliğinden eriyip yok olabilir veya bir iğneyle çekilebilir.Nadiren, kulak kıkırdağında skar dokusu oluşumuna neden olan bir enfeksiyon gelişebilir.Bu enfeksiyonlar genellikle antibiyotiklerle tedavi edilir;nadiren enfekte bölgeyi cerrahi işlemle boşaltmak gerekebilir.

Diğer Kulak Şekil Bozuklukları:
Kepçe kulak dışında,ameliyat ile düzeltilebilecek başka kulak problemleri de vardır. Bunlar arasında “Lop Ear”:kulak üst kesimi aşağı ve öne kıvrımlı ise; “Cup Ear”:çok küçük kulak ve “Shell Ear”:dış kenardaki kurvatur ,doğal kıvrım ve çizgilerin kaybolduğu kulak sayılabilir.Ayrıca büyük kulak memelerine yönelik işlemler de yapılabilir. Yine ek olarak doğuştan veya bir kaza sonrası kulağını kaybedenler için yeni kulak yapılabilir. Bazen orjinal problemden daha kötü olan bir skar kalabilir. Kendi probleminizle ilgili olarak cerrahinin etkinliğini doktorunuza sorunuz.

Daha Doğal Görünümlü Kulaklar:
Birçok hasta, genç veya erişkin kulak ameliyatı sonucundan tatmin olmayabilir. Ancak amaç unutmayınız ki mükemmele ulaşmak değil daha iyiye ulaşmaktır. Her iki kulağın tıpa tıp eşit olacağını ummayınız; mutlak simetri hem olanaksız hem de doğal olmayan birşeydir. Müdaheleyi ve beklentilerinizi operasyon öncesi doktorunuzla tartışırsanız sonuçtan daha memnun kalma şansınız artar.

 

 

Jinekomasti (Erkeklerde Meme Estetiği)

ERKEK MEME ESTETİĞİ (JİNEKOMASTİ)
Jinekomasti, erkek memesinin ailesel ya da hormonal nedenlerle anormal olarak kadınsı bir şekilde büyümesine denir ve erkek meme hastalıklarının %65′ini oluşturur.
Jinekomastinin en sık nedeni ergenlik döneminde gözlenen hormonal dengesizlikler olmakla birlikte hormon içeren ilaç kullanımı, erkek üreme organlarının gelişimsel bozuklukları, hormon üreten tümörler ve aşırı alkol veya uyuşturucu tüketimi diğer nadir nedenlerdir. Bu deformite genellikle ergenlik dönemine giren genç erkeklerde görülür. Bu dönemde erkek çocukların büyük bir kısmında meme dokusunda büyüme oluşmakla birlikte genelde dikkat çekici boyutta değildir ve ergenlik dönemini takiben bir yıl içinde meme küçülerek normal boyutuna geriler. Ancak bazen de bu değişim ilerleyerek devam eder ve meme olması gerekenden daha büyük olarak kalır. Bu büyüme tek ya da çift taraflı olabilmektedir. Jinekomasti, yağ ve meme dokusunun artmasına bağlı oluşmaktadır.

Ergenlik ve bunu takip eden genç erkeklik döneminde kendi ve karşı cinsin vücudundaki değişimleri son derece yakından takip eden gençler, vücudunda oluşan ve karşı cinse özgü bir özellik olarak tanımlanan meme büyümesini doğal olarak utanç verici olarak görmektedir.
Bu nedenle en kolay çözüm olarak vücudunu saklamaya çalışmakta ve kendini toplumdan soyutlamaktadır. Oysaki günümüzde teknoloji ve gelişen cerrahi teknikler ile jinekomasti tedavisi son derece başarılı olarak yapılmaktadır.
Jinekomasti tedavisinde, memedeki fazlalık dokunun cerrahi olarak ya da liposuction yöntemi ile uzaklaştırılması olmak üzere iki temel yaklaşım vardır. Esas olarak yağ dokusunun artmasına bağlı olarak gelişen jinekomastilerde genelde liposuction yeterli olmaktadır. Liposuction, meme başı çevresinde açılan küçük deliklerden girilerek uygulanmaktadır. Ancak memenin büyümesinde glandüler yapının artması da söz konusu ise glandüler dokunun sert olması nedeniyle liposuction ile birlikte aynı küçük kesiden glandüler doku da dışarı alınmaktadır. Son yıllarda “Ultrasonik Liposuction”ın kullanıma girmesi, özellikle VASER liposuction tekniği uygulanılarak normal liposuction için sert olan glandüler memelerde de başarılı küçültme sağlanabilmektedir.
Ameliyat, memenin büyüklüğü ve uygulanan yöntem ya da yöntemlere göre lokal ya da genel anestezi altında yapılabilmekte ve yaklaşık bir saat sürmektedir. Hasta, ameliyat sonrasında hastanede kalmasına genelde gerek kalmaksızın aynı gün evine, yaptığı işin içeriğine bağlı olarak 1-3 gün içinde de işine dönebilmektedir. Girişim sonrasında memenin yeni formunu koruyarak iyileşmesi için ise 3 hafta süreyle elastik bandaj (özel korse) uygulanmaktadır.
Sonuç olarak günümüzde, jinekomasti tedavisinde cerrahi, normal liposuction ve ultrasonik liposuction olarak üç temel yaklaşım mevcuttur. Bu tedavi yaklaşımlarının bazen tek, bazen de kombine kullanımı ile son derece yüz güldürücü sonuçlar alınabilmektedır. Böylece pek çok erkeğin korkulu rüyası olan jinekomasti basit ve etkili yöntemler sayesinde ortadan kaldırılabilmektedir.

 

Meme Rekonstrüksiyonu

Meme rekonstruksiyonu (memenin yeniden oluşturlması) gerektirecek hastalıkları edinsel ve konjenital olmak üzere iki grupta toplayabiliriz. Şüphesis en sık Meme kanseri nedeniyle memenin alınması (mastektimi) sonrası yapılmaktadır. Diger endikasiyonlari ise özellikle çocukluk çağında meydana gelen bölgesel yanık ya da enfeksiyona bağlı memelerin gelişmemesi gibi durumlardan bahsedebiliriz.

Günümüzde, meme kanseri veya başka bir nedenle memenin alınması sonrası meme rekonstrüksiyonu için başarılı cerrahi yöntemler bulunmaktadır. Yeni cerrahi tekniklerle oluşturulan meme, şekil ve görünüm olarak natürel meme’ye benzemektedir. Meme rekonstrüksiyonu için bir çok seçenek olmasına rağmen sizin için hangi yöntemin uygun olacağını tesbit etmek için doktorunuzla tartışmalısınız. Burada meme rekonstrüksiyonunda kullanılan yöntemlerin temel prensipleri, zamanlaması, nasıl yapıldığı, riskleri ve nasıl bir sonuçla karşılaşılacağı konusu anlatılmaktadır. Bu bilgiler tüm sorularınıza yanıt veremiyorsa ek bilgiler için doktorunuza danışabilirsiniz.

Meme rekonstrüksiyonu için ideal adaylar
Mastektomi (memenin alınması) sonrası hastaların çoğu meme rekonstrüksiyonu için uygun adaylar olmalarına rağmen, kanserden tamamen kurtulmuş hastalar meme rekonstrüksiyonu için ideal adaylardır. Ancak bir çok kadın yeni teşhis edilmiş kanserinin yarattığı psikolojik durumla mücadele ettiğinden rekonstrüksiyon için karar vermekte zorlanmaktadır. Diğerleri ise kanser için uygulanan mastektomiden başka bir cerrahi müdahale istememektedir. Bazı hastalara ise özel durumlarından dolayı doktorları tarafından meme rekonstrüksiyonu için beklemeleri gerektiği önerilir. Son olarak cerrahiye elverişli olmayan ( örneğin yüksek tansiyonu olan, sigara içen veya aşırı şişman ) hastalara meme rekonstrüksiyonu için beklemeleri önerilebilinir.

Meme Rekonstrüksiyonun Zamanlaması
Meme rekonstrüksiyonu Eşzamanlı yani aynı seansta memenin alınması (mastektomi) ile birlikte ya da mastektomi sonrası geç dönemde yapılabilmektedir. Günümüzde sonuc açısından batıda eşzamanlı rekonstruksiyon tercih edilmektedir. Ancak maalesef bizde klinik uygulamada bunun tersini gömekteyiz yani daha çok geç dönemde rekosntruksyon yapmaktayız. Bu da genel cerrahlar ile plastik cerrahlar arasındaki işbirliksizlikten kaynaklanmaktadır.

 Eşzamanlı Rekonstrüksiyonun avantajları

  1. Mali ve anestezi yükü daha az
  2. Estetik sonuçları daha iyi
  3. Beden imge (body image) algısına katkısının olumlu olması

Böylece hasta ameliyatın bitiminde hem yeni bir memeye sahip olmakta hem de memesiz bir dönemin verebileceği psikolojik travmayı yaşamamaktadır.

Cerrahinin Planlanması
Meme kanseri teşhisi konulduktan sonra rekonstrükyon için doktorunuzla konuşabilirsiniz. Sonucun iyi olması açısından Genel cerrah, plastik cerrahla tedavi stratejisini belirlemek için ortak çalışmalıdır. Meme rekonstruksiyonunda yöntem seçimini belirleyen bir çok faktör olmakla birlikte en önemli iki faktör, karşı memenin büyüklüğü ve mastektomi bölgesindeki dokuların kalitesidir. Genel bir değerlendirme sonunda doktorunuz yaş, sağlık ve dokularınızın yapısına göre size hangi yöntemlerin uygun olacağı konusunda, ayrıca ameliyatın komplikasyon ve riskleri ile ilgili bilgi verir. Ameliyat sonrası beklentilerinizi doktorunuzla tartışınız. Meme rekonstrüksiyonu görünümünüzü düzeltir ve kendinize olan güveninizi artırır. Fakat unutulmamalıdır ki beklenen sonuç mükemmeliyet değildir, bir düzeltmedir.

Meme Rekonstrüksiyonunda Hedef ne Olmalı
Meme rekonstrüksiyonunda 6 hedeften bahsedilmektedir. Rekonstrükte edilen meme diğer meme ile karşılaştırıldığında büyüklük, şekil, meme çizgisi (submamarial fold) ve meme başı (Nipple-areola kompleksi) açısından simetrik olmalı, aynı zamanda vücut hareketlerine uyum sağlamalı, yani yatar pozisyonda normal meme gibi yana doğru kaymalı, ve son olarak yaşlanma ve kilo değişikliklerine de diğer meme gibi uyum sağlamalıdır.

Bu 6 hedefe hastanın kendi dokusu (otojen doku) ile yapılan rekonstrüksiyonda ulaşmak mümkün iken protezle ancak ilk dört  hedefe ulaşılabilmektedir. Yani büyüklük, şekil, meme çizgisi (submamarial fold) ve meme başı (Nipple-areola kompleksi) simetrisi.

Cerrahi Yöntemler
Meme rekonstrüksiyonu temel olarak iki şekilde yapılabilmektedir. Bunlar; Expander (balon) dediğimiz doku genişletici + protez ile, diğeri ise hastanın kendi dokusu ile yani otojen doku ile yapılandır. Sizin için en uygun olan yöntemi doktorunuzla tartışınız.

Cerrahi yöntemler:

  • Deri Ekspansiyonu. Burada meme bölgesindeki deri ekspander (balon) ile ekspanse edilir (Resim1,2) ve daha sonra ikinci bir seansta yaklaş 6-8 hafta sonra ekspander çıkarılır ve meme protezi yerleştirilir (Resim 3). Meme ucu ve areola ise bir sonraki seansta yapılır.

 

 

 

 

 

Resim 1                                                 Resim 2                                                          Resim 3

2- Flep ile Rekonstrüksiyon. Burada vücudun başka bölgelerinden (Karın, bel, kalça) dokuların transferi ile meme yapılır. Bu dokular iki şekilde transfer edilir.

  • Dokular, beslenmesini devam ettirmek için, orjinal bölgeye bağlı kalarak deri altından tünelden geçirerek göğüs bölgesine transfer edilir. Burada en çok kullanılan dokular ise sırt (Resim 4,5) ve karın (Resim 6,7) bölgesidir. Sırt bölgesinden transfer edilen dokuların volümü yetersiz kalacağı için meme protezine gereksinim duyulur.

 

 

Resim 4                               Resim 5                                   Resim 6                                      Resim 7

  • Burada karın, kalça ve bacak bölgelerinde bulunan dokuların damarları ile birlikte alınması ve bu dokuların mikro-cerrahi yöntemle meme rekonstrüksiyonunda kullanılmasıdır. Bu teknik özel tecrübe gerektirir.

Son iki yöntem deri ekspansiyonuna göre daha komplikedir. Hem dokuların alındığı bölgelerde hem meme bölgesinde yara izleri meydana gelir. Ayrıca iyileşme süresi daha uzundur. Ancak meme rekonstrüksiyonu kendi dokunuzla gerçekleştiğinde sonuçlar genelde daha natüreldir. Ayrıca bazı vakalarda karın dokusu kullanıldığında  karın konturunda ek bir düzeltme elde edilir.

Meme rekonstrüksiyonunun beklenmeyen sonuçları ve riskleri
Tüm cerrahi müdahelerde olduğu gibi meme rekonstrüksiyonunda da bazı komplikasyonlar olabilir. Bunlar genel olarak memede veya dokunun alındığı bölgelerde sıvı toplanması, kanamalar ve nedbe dokuların fazla olmasıdır. Sigara yara iyileşmesini olumsuz yönde etkileyerek belirgin yara izlerine neden olmaktadır. Bu komplikasyonların bir kısmı ikinci bir müdahale gerektirebilir. Rekonstrüksiyonda meme protezi kullanıldı ise protez etrafında bir zar ( Kapsül) oluşabilir. Bu kapsülün aşırı oluşması ve konrtrakte olması memede sertlik ve deformasyona neden olabilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda ikinci bir ameliyat gerekebilir. Meme rekonstrüksiyonunun meme kanserinin nüks etmesi ile ilgili her hangi bir olumsuz etkisi yoktur ve hastanın kanser sonrası ek tedavisini (Kemoterapi, ışın tedavisi) engellememektedir. Rekonstrükte edilmiş meme ve karşı taraftaki sağlam memenin periodik olarak mamogramla takip edilmesi doktorunuzca önerilebilir. Rekonstrüksiyonda, meme protezi kullanıldı ise kontrol amacı ile çekilen mamogramların incelenmesinin sağlıklı olması açısından özel radyolojik merkezlerde yapılması daha uygundur. Ayrıca memenin daha detaylı bir şekilde incelenmesi için Magnatik Resonans (MR) önerilebilir.

Ameliyat sonrası takip
Meme rekonstrüksiyonu çok seanslı bir prosedürdür. İlk ameliyat oldukça önemlidir. Takip süresi içerisinde 2. veya 3. bir seans gerekebilir. Örneğin doku ekspanderinin          (balon) meme protezi ile değiştirilmesi, meme başı oluşturulması, simetriyi sağlamak amacı ile karşı normal memeye dikleştirme, küçültme veya büyütme yapılabilir. Meme rekonstrüksiyonu sonrası ameliyatın etkisine bağlı halsizlik olabilir. Doktorunuzun size önereceği ilaçları düzenli kullanmalısınız. Genelde ameliyatın tipine bağlı olarak 1-5 gün içerisinde hastaneden taburcu olursunuz. Ameliyat bölgelerinde birikecek kan ve sıvının dışarı alınması için özel drenler yerleştirilir. Bunlar birinci hafta içerisinde çıkarılır. İyileşme süresi kişiler arasında değişkenlik göstermekte ve rekonstrüksiyonda kullanılan cerrahi yönteme bağlı olarak değişmektedir. Oluşturulan memede his kaybı devam etmekle birlikte zaman içerisinde kısmi bir his dönüşü olabilir. Yara izlerinin çoğu azalır. Normal aktivitelere ve egzersizlere başlamadan doktorunuza danışınız. Mastektomi ve meme rekonstrüksiyonu sonrası hastaların görünüm ve yaşam kalitelerinde ciddi anlamda düzelme görülür. 

 

 

 

 

 

 

 

Meme Küçültme

Büyük ve sarkık göğüslere sahip kadınlar, memenin aşırı ağırlığı nedeniyle sırt, boyun ağrıları ve deri tahrişinden solunum problemlerine kadar değişiklik gösteren tıbbi sorunlara maruz kalırlar. Sütyen askıları omuzlarda derin izlere yol açabilir. Çok büyük memeler, kadının veya genç kızın kendini aşırı utangaç ve çekingen hissetmesine yol açabilir.
Tıbbi olarak ‘Reduction Mammoplasty’ olarak adlandırılan meme küçültme ameliyatı bu durumdaki kadınlar için tasarlanmıştır. Bu prosedürde yağ, meme dokusu ve deri çıkarılır; memeler daha küçük, daha hafif ve daha sıkı hale gelir. Aynı işlem sırasında ‘areola’ denen meme başı etrafındaki koyu renkli deri halkasının çapı da küçültülebilir. Amaç kadına daha küçük, daha güzel şekle sahip ve vücuduyla orantılı memeler kazandırmaktır.
Eğer memelerinizi küçültmek istiyorsanız, bu broşür size ameliyatın faydalı olduğu durumlar, gerçekleştirilme biçimi ve ameliyatın beklenen sonuçları gibi ameliyatla ilgili temel noktalarda aydınlatacaktır. Ama tüm sorularınıza yanıt bulamayabilirsiniz, Çünkü bunların çoğu sizin bireysel ortamınıza ve özelliklerinize bağlı olarak değişir. İşlem konusunda anlamadığınız bir nokta olursa, lütfen doktorunuza sormaktan çekinmeyiniz.

Meme Küçültme İçin En Uygun Adaylar:

Meme küçültme ameliyatı, kozmetik bir iyileştirmeden öte fiziksel bir rahatlama amaçlanarak yapılır. Ameliyat için başvuran adayların çoğunun çok büyük ve sarkık memeleriyle sorunları vardır. Bu kişilerin aktiviteleri kısıtlanmıştır ve fiziksel rahatsızlıkları oluşmuştur. Olguların çoğunda meme küçültme ameliyatı, meme gelişimini tamamlamadan yapılmaz eğer memelerin büyüklüğü ciddi fiziksel rahatsızlık oluşturduysa daha erken yaşlarda da yapılabilir. Bu ameliyat için en uygun adaylar işlemi tamamıyla anlayacak olgunluğa-yetişkinliğe ulaşmış ve gerçekçi beklentileri olan kişilerdir. Meme küçültme ameliyatı daha sonra memesinden süt emzirmeyi planlayan kadınlar için önerilmez.
Meme küçültme ameliyatı basit bir işlem değildir, ama yetkin bir plastik cerrah tarafından gerçekleştirilirse güvenli bir ameliyattır. Her cerrahi işlemde kanama, enfeksiyon, anestezi reaksiyonu gibi komplikasyonların gelişme riski mevcuttur. Bazı hastaların ameliyattan sonra meme başı etrafında küçük yaralar oluşabilir; bunlar antibiyotikli kremlerle tedavi edilir. Cerrahınızın önerilerine hem ameliyat öncesi hem de ameliyat sonrası dönemde çok sıkı uyarak bu riskleri azaltabilirsiniz. Ameliyat farkedilebilir, kalıcı ‘skar’ ( izler ) bırakır; ama bu izler sütyen veya bikininizle örtülebilecek bölgededir. (Kötü iyileşme ve geniş skarlar sigara içenlerde daha sık olur.) Ameliyat sonunda meme ve meme başının pozisyonu tamamen simetrik olmayabilir. Bazı hastalar meme başı ve memenin dokunma duyusu sorununu yaşayabilir. Çok seyrek olarak meme başı ve areolanın beslenmesi bozularak kaybı söz konusu olabilir. (Meme başı ve areola vücudun diğer bölgelerinden alınan deri ‘greftleri’ ( yamaları ) ile tekrar oluşturulabilir.)

Ameliyatın Planlanması:

İlk değerlendirmede, beklentilerinizi cerrahınızla açıkça tartışmak ve onun düşüncelerini dinlemek çok önemlidir. Her hasta ve her cerrah ideal meme büyüklüğü ve şekli konusunda değişik görüşe sahiptir.
Ağır memeler: fiziksel rahatsızlığa, çesitli tıbbi sorunlara, sütyen askılarına bağlı omuzlarda derin izlere ve aşırı çekingenliğe yol açabilir. Cerrahınız meme muayenesi ve ölçümler yapacaktır. Ameliyat öncesi ile sonrasını karşılaştırabilmek için fotoğraflar çekilecektir. Cerrahınız sizinle yaşınız, memelerinizin şekli ve büyüklüğü, derinizin durumu gibi sonucu etkileyebilecek değişkenleri tartışacaktır. Meme başı ve areolanın yeni yerini de tartışmalısınız; çünkü bu yapı operasyon sırasında daha yukarıya alınacaktır ve meme gerisindeki çizgi ile aynı seviyede olmalıdır. Cerrahınız işlemi detaylı olarak anlatmalıdır.; risklerini ve kısıtlılıklarını açıklamalıdır ve sonuçta kalacak skarı tamamıyla anlamanızı sağlamalıdır. Cerrahınız aynı zamanda kullanacağı anesteziyi, ameliyat olacağınız yeri ve ameliyat masraflarını açıklamalıdır.

Ameliyat İçin Hazırlık:

Cerrahınız ameliyat öncesi bir ‘mammogram’ ( meme röntgeni ) çektirmenizi isteyebilir. Ameliyat öncesi hazırlık için Cerrahınız size (yeme, içme, sigara içme, bazı ilaç ve vitaminlerin alınması veya alınmaması gibi noktaları içeren) bazı özel direktiflerde bulunacaktır.
Meme küçültme ameliyatlarında genellikle kan ‘transfüzyonu’ ( nakli ) gerekmez. Ama çıkarılacak meme dokusu çok fazla ise cerrahınız ameliyat öncesi dönemde sizden 1 ünite kan alınmasını ve hazırlatılmasını isteyebilir. Böylece kan transfüzyonu gerekirse kendi kanınız kullanılacaktır. Hazırlık yaparken, ameliyat sonrası sizi eve götürecek ve gerekirse size birkaç gün yardım edecek birisini buldurmayı unutmayınız.
Meme küçültme ameliyatı genellikle hastanede yapılan bir ‘inpatient’ ( yatan hasta ) prosedürüdür. Ameliyatın kendisi genellikle 2-4 saat sürer, bazı vakalarda daha uzun sürebilir. Hastanede 1-2 gün kadar kalmanız uygun olur.
Bu operasyon hemen her durumda genel anestezi altında yapılır. Size genel anestezi uygulandığında tüm ameliyat boyunca tamamen uyuyor olacaksınız.

Cerrahi:

Meme küçültme teknikleri çok değişiktir, ama en sık uygulanan prosedürler Vertikal ve ters T’ şeklinde ‘insizyon’ ( kesi hattı ) bırakan tekniklerden bahsedebiliriz. Cerrah, fazla olan meme dokusunu, yağ dokusunu ve deriyi çıkarır, meme başı ve areolayı yeni yerine yukarı taşır. Sonra her 2 yandaki meme dokusunu areola çevresinde ve orta hatta birleştirirken, memenin yeni hatlarını şekillendirir. Koltuk altı bölgesinde aşırı yağ mevcutsa ‘liposuction’ (yağ emilmesi) de bu prosedüre eklenebilir.
İnsizyonlar – alınacak deri, meme dokusu ve yağ dokusunun volümünü ; ve meme başının yeni yerini belirler.
Memeye şekil vermek için, daha önce meme başının üst seviyesinde yer alan deri aşağıya taşınır, biraraya getirilir. Dikişler ile insizyonlar kapatılarak memeye yeni şekli kazandırılır. Areola çevresindeki, areola altındaki ve meme altındaki skarlar kalıcıdır ama kolaylıkla iç çamaşırlarla kapatılabilir.
Vakaların çoğunda meme başlarının kan damarları ve sinirleri kesilmeden prosedür gerçekleştirilir. Ama nadiren memeler çok büyük ve sarkık ise meme başı ve areolanın tamamen alınıp, yeni yerlerine greftlenmeleri gerekebilir. ( Bu durumda meme başı ve areolanın dokunma duyusunda kayıp gelişebilir). Dikişler, genellikle areola etrafına, areoladan asağıya dik bir hat üzerinde ve memenin altındaki girinti boyunca yerleştirilir. Bazı vakalarda bu skarın dikey kısmını elimine edecek teknikler kullanılabilir; nadiren de alınması gereken sadece yağ dokusudur. Yalnızca liposuction ile meme boyu küçültülerek minimal skar bırakılabilir.

Ameliyat Sonrası:

Ameliyattan sonra ince pansumanın üzerinde elastik bandaj sarılmış veya cerrahi sütyen giydirilmiş olacaktır. İlk 1-2 gün içinde birikebilecek kan ve sıvıları dışarı almak üzere her iki meme yanlarında ince birer tüp yerleştirilmiş olabilir. İlk birkaç gün, özellikle hareket ettiğinizde ve öksürdüğünüzde biraz ağrı hissedebilirsiniz; bir hafta kadar daha bir miktar rahatsızlık duyabilirsiniz. Cerrahınız ağrıyı azaltmak için gerekli ilaçları önerecektir.
Bandajlar 1 veya 2 gün sonra çıkarılır; ama şişme ve morluklar yatışana dek birkaç hafta cerrahi sütyeni gece gündüz giymeye devam edeceksiniz. Eğer meme deriniz ameliyat sonrası çok kuru ise, günde birkaç kez nemlendirici kullanabilirsiniz ama insizyon hatlarını kuru tutmanız gerekir.
Ameliyat sonrası gördüğünüz ilk adet sırasında, memeleriniz şişip ağrı yapabilir. Ayrıca birkaç ay boyunca ara ara gelen keskin ağrılara maruz kalabilirsiniz. Ameliyat sonrası doku şişmesi nedeniyle meme başı ve meme derisinde bir miktar his kaybı gelişebilir. Bu durum genellikle 6 hafta içinde kaybolur. Bazı hastalarda bu his kaybı 1 yıl veya daha uzun sürebilir; nadiren de kalıcı olabilir
Her ne kadar 1-2 gün içinde ayağa kalksanız da bazen memeleriniz birkaç hafta boyunca ağrıyabilir. 3-4 hafta boyunca ağır birşey kaldırmak veya itmekten kaçınmalısınız.
Cerrahınız size normal aktivitelerinizi özetleyen detaylı bilgilendirmeyi yapacaktır. Birçok kadın sosyal aktivitelerine ve eğer çok yorucu değilse işlerine 2 hafta içinde dönebilir. Ama birkaç hafta boyunca çok daha az tahammül gücünüz olacaği için enerjinizi toplayana dek egsersizlerinizi sınırlandırmalısınız. Ayrıca destek için iyi bir atletik sütyene gereksiniminiz olacaktır. Cinsel uyarı insizyonlarınızın şişmesine yol açabileceğinden 1 haftalık bir seks yasağı direktifiyle karşılaşacaksınız. 6 hafta boyunca memelerinize hafif bir temas dışında her türlü müdaheleden kaçınmanız söylenecektir.
Ameliyat yerinizden sızan çok az bir sıvı veya kabuklanma normaldir. Eğer kanama veya çok siddetli ağrı gibi olağan dışı bir durumla karşılaşırsanız, cerrahınızı aramaktan çekinmeyiniz.

Yeni Görünümünüz:

Her ne kadar şişkinliğin ve morluğun çoğu ilk birkaç haftada kaybolsa da memenizin yeni şekline kavuşması 6 ay – 1 yıl süre gerektirir. O zaman bile, hormonal değişikliklere, kilo durumuna ve hamileliğe bağlı olarak meme şekli değişim gösterebilir. Cerrahınız izlerinizin mümkün olduğunca belirsiz olması için elinden geleni yapacaktır. Ama yine de bilmelisiniz ki meme küçültme ameliyatı sonrası skarlar belirgin ve kalıcıdır. Bu izler birkaç ay boyunca kabarık ve kırmızı kalır. Sonrasında daha az belirgin hale gelir; hatta bazen soluk beyaz çizgiler şeklinde tamamen solabilir. Bu izlerin yerleşimleri sizin ince kesimli bir bikini bile giyebilmenizi mümkün kılacak şekilde ayarlanmıştır.
Tüm plastik cerrahi prosedürler içinde, meme küçültme ameliyatı en hızlı beden imgesi değişikliği ile sonuçlanan ameliyattır. Operasyonunuzdan sonra büyük memelerin yarattığı fiziksel rahatsızlıktan kurtulacaksınız; vücudunuz daha orantılı hale gelecek ve giysileriniz size daha iyi uyacaktır. Ama bu değişiklikleri arzulayan sizin, ailenizin ve arkadaşlarınızın yeni imajınıza uyum sağlayabilmek için zamana ihtiyacı olacaktır. Hem kendiniz hem de yakınlarınız sabırlı olmalısınız. Neden bu ameliyatı olduğunuzu aklınıza getirip, birçok kadın gibi siz de sonuçtan mutlu olacaksınız. Daha küçük ve daha orantılı memelerle daha rahat hissedeceksiniz ve giysileriniz size daha iyi uyum sağlayacaktır.

Ameliyat Sonrası Bakım İçin Bilgiler:

Ameliyat sonrasındaki ilk iki hafta yatarken sırtüstü yatmanız gerekiyor.
Size tavsiye edilen özel tipteki sütyeni ameliyat sonrası ilk 2 hafta 24 saat süreyle hiç çıkarmadan takınız. (Tabii kirlendikçe temiz bir sütyenle değiştirmeniz mümkündür). 2 ay süre ile sütyeni gündüz hiç çıkartmayınız.
Ameliyat sonrasındaki ilk haftada kollarınızı kullanmayı sınırlandırınız, ağır kaldırmayınız. Ameliyat sonrası ilk haftada araba kullanmayınız. Kollarınızın hareketini iyileşmeniz ilerledikçe yavaş yavaş arttırabilirsiniz.
Ameliyat bölgesinde toplanabilecek kan ve serumu dışarı almak için direnleriniz mevcuttur. Bu direnleriniz 2 ila 4 gün içinde çıkarılacaktır. Bunlar iyileşmeniz bakımından faydalı tedbirlerdir. Bunların nasıl kullanılacağını doktorunuzdan veya hemşireden öğreniniz.
Memeleriniz ağır ve ağrılı olabilecektir. Bazen morluğunuzda olabilir. Memenizin hissiz veya ileri derecede duyarlı olması beklenebilen durumlardandır.
Meme bandajlarınız alınıncaya kadar meme bölgenizi ıslatmayınız. Bu bandajlar ameliyattan sonraki 7. Günde alınacaktır. Bu bandajların alınacağı gün ve alındıktan sonraki günlerde arzu ettiğiniz şekilde duş alabilirsiniz.
Ameliyattan sonraki ilk 4 ila 6 haftada kuvvetli egzersizlerden sakınınız. Normal hareket ve egzersizlerinize başlamadan önce hemşire ve doktora danışınız.

İlaçlar:
Ameliyattan sonraki ilk 2 hafta aspirin almayınız. Ağrı ilaçlarınızı ancak rahatsızlık hissettiğiniz zaman alınız. Antibiyotiklerinizi 1 hafta süreyle muhakkak kullanınız. Pansuman ve kontrolleriniz için randevu alınız.

Meme Dikleştirme

Kadınların memeleri, yıllar içinde gebelik, emzirme, aşırı kilo verme ve yerçekimi etkileriyle sarkar. Deri elastikiyetini kaybettikçe memeler sıklıkla şekil ve sıkılığını kaybeder; sarkmaya başlar. Meme dikleştirme ya da tıbbi adıyla ‘mastopeksi’ sarkan memeleri, en azından geçici fakat uzun bir dönem için, kaldırma, yeniden şekillendirme, dikleştirme ameliyatıdır. (Hiçbir cerrahi işlem yerçekiminin etkilerini sonuna kadar kalıcı olarak engelleyemez.) Mastopeksi ile aynı zamanda meme başının çevresindeki koyu renkli alan ( =’areola’ ) da geniş ise daraltılabilir. Eğer memeleriniz küçükse veya gebelik sonrasında olduğu gibi sonradan içi gevşeyip küçüldüyse Mastopeksi’nin yanısıra meme ‘implantları’ ( Silikon protezleri ) yerleştirerek meme hacmi ve dolgunluğu arttırılabilir.

MEME DİKLEŞTİRME AMELİYATI İÇİN EN UYGUN ADAYLAR:
Meme dikleştirme ameliyatı sizin görünüşünüzü ve kendinize güveninizi geliştirecektir ama bu her zaman idealinizde geliştirdiğiniz görünüme ulaşmanızı ve insanların size daha farklı davranmasını sağlamayabilir. Ameliyata karar vermeden önce beklentilerinizi gözden geçirip bunları cerrahınızla tartışınız

Mastopeksi için en uygun adaylar sağlıklı, duygusal olarak stabil, bu ameliyatla yapılabilecekler konusunda gerçekçi düşünceye sahip kadınlardır. Genellikle en iyi sonuçlar küçük, sarkık memelere sahip kadınlarda elde edilir. Her boydaki meme kaldırılabilir ama elde edilen sonuçlar ağır memelerde çok uzun süreli veya kalıcı olmayabilir.
Birçok kadın Mastopeksi’yi gebelik veya emzirme sonrası gerilmiş deri ve azalmış volüme sahip memelerle karşılaştıkları için talep ederler. Eğer daha fazla çocuk istiyorsanız ve bunu yakın bir gelecekte planlıyorsanız meme kaldırma ameliyatını ertelemeniz uygun olabilir.
Mastopeksi gelecekteki gebelikleri olumsuz etkileyecek özel riskler getirmez. Örneğin memeden süt emzirmeyi etkilemez. Ama şu bilinmelidir ki daha sonraki gebelikler sırasında meme derisi genişleyecektir ve ameliyatla elde edilmiş olan iyi sonuçları olumsuz etkileyecektir. Bu durumda yeniden bir dikleştirme yapılabilir.

CERRAHİ İŞLEMLERİN HEPSİ BİRAZ BELİRSİZLİK VE RİSK TAŞIR:
Meme dikleştirme ameliyatı basit bir işlem değildir, ama yetkin bir plastik cerrah tarafından gerçekleştirilirse güvenli bir ameliyattır. Her cerrahi işlemde olduğu gibi komplikasyon veya anestezi reaksiyonu ihtimali vardır. Mastopeksi ameliyatı sonrasında kanama ve enfeksiyon çok seyrek olarak gelişebilir, eğer gelişirse ‘skar’ların ( izlerin ) genişlemesine neden olur. Cerrahınızın önerilerine hem ameliyat öncesi hem de ameliyat sonrası dönemde çok sıkı uyarak bu riskleri azaltabilirsiniz.
Mastopeksi ameliyatı, farkedilebilir kalıcı skar bırakır, ama bu izler sütyen veya bikininizle örtülebilecek bölgededir. (Kötü iyileşme ve geniş skarlar sigara içenlerde daha sık olur.) Bu işlem sonunda simetrik olmayan meme başı, meme veya meme başının kalıcı his kaybı gibi komplikasyonların gelişme olanağı çok az da olsa vardır.

AMELİYATIN PLANLANMASI:
İlk değerlendirmede, beklentilerinizi cerrahınızla açıkça tartışmak ve onun düşüncelerini dinlemek çok önemlidir. Her hasta ve her cerrah ideal meme büyüklüğü ve şekli konusunda değişik görüşe sahiptir.
Cerrahınız meme muayenesi ve ölçümler yapacaktır. Ameliyat öncesi ile sonrasını karşılaştırabilmek için fotoğraflar çekilecektir. Cerrahınız sizinle yaşınız, memelerinizin şekli ve büyüklüğü, derinizin durumu gibi sonucu etkileyebilecek değişkenleri tartışacaktır. Eğer bir meme protezi yerleştirilmesi planlanıyorsa bu konuyla ilgili ayrıca bilgi almalısınız. Meme başı ve areolanın yeni yerini de tartışmalısınız; çünkü bu yapı operasyon sırasında daha yukarıya alınacaktır ve meme gerisindeki çizgi ile aynı seviyede olmalıdır.
Cerrahınız işlemi detaylı olarak anlatmalıdır; risklerini ve kısıtlılıklarını açıklamalıdır ve sonuçta kalacak skarı tamamıyla anlamanızı sağlamalıdır. Cerrahınız aynı zamanda kullanacağı anesteziyi, ameliyat olacağınız yeri ve ameliyat masraflarını açıklamalıdır.
Doktorunuza, özellikle beklentileriniz ve sonuçlar hakkında sorularınız varsa sormaktan çekinmeyiniz.

AMELİYAT İÇİN HAZIRLIK:
Cerrahınız ameliyat öncesi bir ‘mammogram’ ( meme röntgeni ) çektirmenizi isteyebilir. Ameliyat öncesi hazırlık için cerrahınız size yeme, içme, sigara içme, bazı ilaç ve vitaminlerin alınması veya alınmaması gibi noktaları içeren bazı özel direktiflerde bulunacaktır. Sigara, kan dolaşımını azaltıp dokuların beslenmesini bozar. Bunun sonucu yara iyileşmesinde gecikme hatta deride ve meme dokusunda çürümelere neden olabilir.
Asprin alıyorsanız 7 gün öncesinden başlamak üzere ameliyat sonrası üç haftaya kadar kullanılmamalıdır.
Hazırlık yaparken, ameliyat sonrası sizi eve götürecek ve gerekirse size birkaç gün yardım edecek birisine gerek olacağını unutmayınız.

UYGULANACAK ANESTEZİ:
Bu operasyon genellikle genel anestezi altında yapılır; bu durumda tüm ameliyat boyunca tamamen uyuyor olacaksınız. Bazı olgularda özellikle küçük bir ‘insizyon’ ( kesi ) yapılacaksa cerrahınız sizi sedatif ilaçla kombine edilmiş lokal anesteziyi tercih edebilir. Bu durumda uyanık ama gevşemiş olacaksınız ve çok az rahatsızlık duyacaksınız.

CERRAHİ:
İnsizyon, çıkarılacak meme derisi alanını çevreler ve areolanın yeni yerini belirler, areolayı çevreler. Cerrah, fazla olan deriyi çıkarır, meme başı ve areolayı yeni yerine yukarı taşır. Sonra her 2 yandaki meme dokusunu areola çevresinde ve orta hatta birleştirirken, memenin yeni hatlarını şekillendirir. Kesiler alınacak deri alanını çevreler ve meme başının yeni yerini belirler. Meme kaldırılmasının yanısıra bir meme implantı konulacaksa, bu implant meme dokusunun hemen arkasında hazırlanan bir keseye veya bazen de göğüs duvarındaki kasın arkasına yerleştirilir.

Ameliyatın yapılması genellikle 1,5 – 3,5 saat arasında bir süre alır. Mastopeksi teknikleri çok değişiktir. Vertikal Mastopeksi ve Ters T tekniği en sık kullanılan Cerrahi tekniklerdir.
Circumareloar Mastopekside, sadece memenin ucundaki areola denilen renkli kısmın çevresinde yapılan kesi ile gerçekleştirilir. Bazı hastalarda, özellikle relatif olarak küçük ve az sarkıklık gösterenlerde daha az ve sınırlı insizyon içeren bu prosedür uygulanabilir.

AMELİYAT SONRASI:
Ameliyattan sonra ince pansumanın üzerinde elastik bandaj sarılmış veya cerrahi sütyen giydirilmiş olacaktır. Memeleriniz ilk 1-2 gün hafif mor, şişmiş görünür ve rahatsızlık verebilir; ama ciddi bir ağrı oluşturmaz. Duyacağınız herhangi bir rahatsızlık durumunda cerrahınız ağrıyı azaltmak için gerekli ilaçları önerecektir.
Bandajlar 7. günde çıkartılır. Üç hafta sürer ile yumuşak bir destek sütyeni giydirilir. Bu sütyeni gece gündüz giymeye devam edeceksiniz. Ameliyat sonrası gördüğünüz ilk adet sırasında, memeleriniz şişip ağrı yapabilir. Ayrıca birkaç ay boyunca ara ara gelen keskin ağrılara maruz kalabilirsiniz. Ameliyat sonrası doku şişmesi nedeniyle meme başı ve meme derisinde bir miktar his kaybı gelişebilir. Bu durum genellikle 6 hafta içinde kaybolur. Bazı hastalarda bu his kaybı 1 yıl veya daha uzun sürebilir; nadiren de kalıcı olabilir.

NORMALE DÖNÜŞ:
Her ne kadar 1-2 gün içinde ayağa kalksanız da çalışmaya en erken 1 hafta sonra dönebilirsiniz. 3 – 4 hafta boyunca başınızın üst seviyesine doğru birşey kaldırmak veya itmekten kaçınmalısınız. Eğer olağan dışı bir durumla karşılaşırsanız, cerrahınızı aramaktan çekinmeyiniz.
Cerrahınız size normal aktivitelerinizi özetleyen bilgiler ve direktifler verecektir. Cinsel uyarı insizyonlarınızın şişmesine yol açabileceğinden 1 haftalık bir seks yasağı direktifiyle karşılaşacaksınız. 1.5 ay boyunca kuvvet gerektiren sportif aktivitelerden uzak kalmalısınız. Süt kanalları ve meme başına dokunulmadığı için hamile kaldığınızda, genellikle memeden süt emzirmeyle ilgili bu operasyondan kaynaklanan bir olumsuz etkilenme söz konusu değildir.
Herkesin iyileşme hızı farklılık göstermesiyle birlikte, iyileşmenizin genel olarak aşağıdaki süreci takip edeceğini düşünebilirsiniz :

İlk hafta içinde:
• Daha rahat hareket etmeye başlayacaksınız ve muhtemelen çok ağır olmayan işlerinize geri dönebilirsizniz..
• Eğer kullanıldıysa cerrahi direnler alınacak ve pansuman değiştirilecek.

Birkaç hafta sonra:
Morluklar, şişlikler ve normal periyodik rahatsızlıklarınız azalacak.
Dikişleriniz alınacak. (Genelde gizli dikişler konur ve alınmaz.)
Meme başı ve areola içinde duyu giderek artacak.
Hafif egzersizleri içeren normal aktivitelerinizin birçoğuna geri dönebilirsiniz.

Birkaç ay sonra:
Memeleriniz doğal şeklini almaya başlayacak.
İlk başta kırmızı ya da pembe olan kesik izleri solmaya başlayacak.
Sarkmayı geciktirmek için devamlı sütyen kullanmanız önerilir.

YENİ GÖRÜNÜMÜNÜZ:
Cerrahınız izlerinizin mümkün olduğunca belirsiz olması için elinden geleni yapacaktır. Ama yine de bilmelisiniz ki Mastopeksi ameliyatı sonrası skarlar, areola çevresindekile hariç, belirgin ve kalıcıdır. Bu izler birkaç ay boyunca kabarık ve kırmızı kalır. Sonrasında daha az belirgin hale gelir; hatta bazen soluk beyaz çizgiler şeklinde tamamen solabilir. Bu izlerin yerleşimleri sizin ince kesimli bir bikini bile giyebilmenizi mümkün kılacak şekilde ayarlanmıştır.
Şunu aklınızda tutmalısınız ki meme kaldırma ameliyatı ile memeleriniz sonsuza dek sıkı kalamayacaktır: yerçekimi, hamilelik, yaşlanma ve kilo değişiklikleri etkilerini daha sonra da göstermeye devam edecektir. Meme kaldırma ile birlikte implant yerleştirilmesi uygulanmış kadınlarda sonuçların sürekliliği daha uzun olmaktadır.

Meme Büyütme

Ameliyat Öncesi Değerlendirme
Meme ameliyatı düşünen her kişinin atması gereken ilk adım bir plastik cerraha danışmaktır. Arzulanan sonucun mükemmeliyet değil, düzeltme olduğunu akılda tutarak göğüslerinizin ameliyat sonrası büyüklüğü ve görünümü ile ilgili beklentilerinizi açık yüreklilikle tartışmalısınız. Herhangi bir estetik ameliyat uygulanmadan önce gerçekleştirilmesi gereken etkenlerden en önemlisi duygusal kararlılıktır. Meme büyültme ameliyatı göğüslerinizi şekillendirir fakat hayatınızı şekillendirmez.
Estetik cerrahi görünümünüzü düzeltir ve kendinize olan güveninizi tazeler fakat gerisi size kalmaktadır. Cerrahınız sizi muayene ettikten sonra, göğüs kafesini kaplayan deri ve göğüslerin durumu gibi ameliyatla ilgili kararları etkileyecek diğer değişkenleri sizinle tartışacaktır. Memenin bariz olarak sarkıklığı söz konusu olan ve meme büyültme ameliyatı isteyen hastalar olabilir. Bu vakalar için cerrah meme büyültme ameliyatına ek olarak meme derisini azaltacak, yeniden şekillendirecek bir yöntem önerebilir. İlk ziyaret esnasında cerrahınız, kullanılacak cerrahi teknik, anestezi, ameliyatın nerede yapılabileceği, cerrahinin gerçekçi olarak neleri başarabileceği gibi sizin durumunuza özel detayları açıklayacaktır. Estetik meme ameliyatını seçmeden önce risk ve masraflar gibi değerlendirilmesi gereken ilave etkenler, cerrah ile bu esnada tartışılmalıdır.

Her yıl başarıyla binlerce meme büyültme ameliyatı uygulanmaktadır. Buna rağmen, sizin bu cerrahinin muhtemel riskleri ve ilgili komplikasyonlar hakkında bilgilendirilmiş olmanız gerekir. İnfeksiyon ve sınırlı kan birikimi (hematom) gibi ameliyat sonrası komplikasyonlar nadirdir ve tedavi edilebilir. Bazı durumlarda “kapsüler kontraktür” olarak tanımlanan aşırı skar (nedbe dokusu) oluşumuna bağlı olarak çok sertleşmiş göğüslerin yumuşatılması için ikinci bir ameliyat gerekebilir. Komplikasyon riski, iyileşme dönemindeki takiplerinizde cerrahınızın tavsiyelerine yakından uyarak azaltılabilir.
Ameliyat öncesi bilmeniz gerekenler
Silikon protez konulacak hasta 40 yaş üzerinde ise ameliyattan önce mamografi ve gerekirse ultrasonografi adı verilen radyolojik tetkikler yapılır. Meme bölgesinde ödem ve ağrı ameliyat sonrası görülen yakınmalardır. Ameliyata bağlı kanama ve enfeksiyon nadir görülen durumlardır. Bazı hastalar ameliyattan sonra meme başlarında artan veya azalan duyarlılıktan ya da kesi çevresinde hissizlikten şikayet ederler. Bu genellikle geçicidir. Bir yabancı cisim olan proteze karşı vücutta bazı bağ dokusu hastalıklarının geliştiği (konnektif doku hastalığı) , bebeğe süt vermenin zorlaştığı, protezin kansere neden olduğu ileri sürülmüştür. Ancak bunların hiçbiri bilimsel olarak kanıtlanmamıştır. Meme büyütme ameliyatında, memenin büyütülmesi vücut için yabancı bir madde ile sağlanabildiğinden, proteze ait sorunlar olabilir. Protez çevresinde kapsül adı verilen bir zarın gelişmesine bağlı sertleşme ve daralmalar olabilir. İnce zar herhangi bir probleme yol açmaz, orta kalınlıkta bir zar oluşması halinde memelerde hafif bir sertlik ve meme tabanında belirginlik fark edilebilir. Nadir durumlarda vücut protez etrafında kalın bir zar oluşturup (kapsül), protezi sıkıştırıp hapsetmeğe çalışır. Kalın kapsül oluşması halinde memelerde sertlik ve bazen asimetri görülebilir. Hafif ve orta kapsüler kontraktür durumunda, protez etrafındaki kapsülün giderilmesi için dıştan masaj ve gereğinde ek ameliyatlar yapılabilir Ağır kapsül kontraktürü ortaya çıktığında kapsül çıkartılmalı, protezin kendisi ve yeri değiştirilmelidir. Silikon protezlerin dış yüzeyi çok ince olmakla birlikte dış darbelere oldukça dayanıklıdır. Normal ve orta dereceli masajlar zarar vermez. Kişi ameliyattan 2 ay sonra yüzü koyun yatabilir. Bazan, protez içeriğinin balon dışına sızması görülebilir. Eğer gel-filled protez kullanılmışsa, doku aralıklarına sızan bu maddeler kitle oluşmasına neden olabilir. Serumla dolu protez kullanılmışsa, protez içine doldurulan serum fizyolojik protez dışına, doku aralıklarına sızabilir, bu takdirde dışarı sızan serum vücuda herhangi bir zarar vermeden dokular tarafından hızla emilir. Protez yırtılması nadir bir durumdur, araç içi trafik kazalarında olduğu gibi sıkışmalarla, yüksekten düşmelerle ve delici alet yaralanmaları ile ortaya çıkabilir. Protez konmuş memelerde daha sonra yapılacak mamografi ve cerrahi muayene problem oluşturmaz. Protez mamografide bir boşluk olarak görülür. Silikon meme protezli bir memede kanser gelişmesi riski artmaz, normal meme dokusu ile aynıdır. Böyle bir durum oluştuğunda protezli memede de kansere yönelik ameliyat ve diğer tedavi şekilleri standartlar doğrultusunda uygulanır.
Cerrahi Yöntem
Meme büyültme ameliyatı tipik olarak az gelişmiş veya doğum sonrası küçülmüş (atrofiye olmuş) memelerin büyültülmesi için uygulanır. Yöntem kapsamı hangi değişikliklerin arzulandığına ve cerrahın neyi uygun gördüğüne dayanır. Cerrahınızın önerileri doğrultusunda ayaktan tedavi merkezinde veya hastanede ameliyat edilebilirsiniz. Meme büyültme cerrahisi göğüs çevresini uyuşturarak lokal anesteziyle yapılabilse de bazen genel anestezi de uygulanabilir.

Ameliyat Kesi Yeri
Meme büyültmede kullanılan bir kaç cerrahi yaklaşım vardır. En sık kullanılan teknikler, meme alt kısmının göğüs kafesine kavuştuğu bölgenin hafif üzerine yapılan meme altı kesisi veya meme başının çevresindeki koyu renkli derinin (areola) alt sınırı boyunca yapılan yarım daire şeklindeki areola çevresi kesisidir. Daha nadir kullanılan ise koltuk altına yapılan aksilla kesisidir. Kullanılacak teknik cerrahın tercihine dayanacaktır. Areola çevresinde yapıla kesi ile iz kalma riski en aza indirgenmektedir; % 95 hastada bu iz bir senenin sonunda solarak gözle zor farkedilir duruma gelir.
Silikonun yerleştirildiği bölge
Silikon meme dokusu ile göğüs kası arasına yerleştirilir. Bu yöntemde doğal görüntünün yanında, ameliyat sonrasındaki iyileşme devresi göğüs kasında hiçbir zedelenme olmadığından çok rahattır.

Bir diğer durumda silikon göğüs kasının arkasına yerleştirilir. Ameliyat sonrası ağrı çok görülür ve bu hastalarda dren kullanma gereksinimi olur.
• Ameliyatın kapsamına bağlı olarak işlem yaklaşık 1.5 saat civarında sürer.
• Ameliyatı takiben memelere pansuman uygulanır, özel sütyen kullanılır.
• Meme büyültme cerrahisinin amacı daha doğal ve dolgun gözüken göğüslerdir
Meme Silikon Tipleri: Yapı olarak üç çeşit silikon mevcuttur;

1- Silikon kese içinde jel olan,
2- Silikon kese içinde serum fizyolojik olan (Tuzlu Su),
3- Silikon kese içi boş olup sonradan şişirilen.
Bu silikonlar da yine üstü düz veya üstü pütürlü olmak üzere ikiye ayrılır.
Özellikle poliüretan kaplı silikon memenin sertleşmesinde yani kapsül formasyonunda en az riski olan silikon tipidir. Yüz hastadan birinde veya ikiyüz hastadan birinde kapsül (sertleşme) olur, halbuki diğer silikonlarla %5 ila %10 kapsül riski vardır. Tabiki bu sözünü ettiğimiz iyi kalite silikonlardır. Şekil olarak ise normal kadın memesi şeklinde, tamamen yuvarlak bir silikondur. İkinci tip anatomik silikon dediğimiz şekli ise, üst kısmı daha yassı alt kısmı daha çıkıntılı olur. Bu tip silikona ticari reklam amaçlı damla silikon adı konulmuştur ancak damla silikon diye birşey yoktur.Hangi şekil silikon kullanılacağı cerrahini tipine veya hastanın gögüs yapısına göre karar verilir. Anatomik silikon iki sebeple kullanılır;

1-) Kas altına kullanıldığında göğüs duvarında memenin üst sınırında büyük bir şişkinlik yapmasın diye ,
2-)Göğüs duvarının üst kısmı çıkıntılı olursa bu bölgeye daha ince yapılı bir silikon yerleştirilmesi ile daha düzgün bir görüntü elde etmek için kullanılır.

Silikon değiştirilmeli mi?

Senelerdir silikonu sorunsuz taşıyan yüzlerce hastanın mevcudiyeti bize bu konuda daha rahat olmamız gerektiğini düşündürüyor. Radyolojik tetkikler, son teknolojilerle büyük ilerleme kaydetmiştir. Kişide aşırı derecede kapsül oluşmadıysa veya radyolojik tetkiklerde silikon ile ilgili bir patoloji oluşmadıysa silikonları değiştirmek gerekmemekedir.
Silikon meme protezinin emzirmeye herhangi bir etkisi varmıdır?
Meme altına Silikon Meme Protezi konulmasının süt salgılanmasına ve emzirmeye engel olacak herhangi bir etkisi yoktur, çünkü Silikon Meme Protezi meme bezininin dışına ( altına ) konulmaktadır ve süt kanalları ile bir ilişkisi olmamaktadır.
Ameliyat Sonrası Bakım
• Ameliyat sonrasındaki ilk iki hafta yatarken sırtüstü yatmalısınız.
• Ameliyat sonrası ilk iki gün kollarınızın hareketini mümkün olduğu kadar azaltın. İlk hafta içinde ise az miktarda kol hareketleri yapın. Ağır kaldırmayın. Bu süre içinde araba kullanmayın.
• Bandajlarınız genellikle 6. ve 7. Gün çıkartılır.
• Memeleriniz şiş ve ağrılı olabilir. Bazen morluklar da görülebilir. Memelerinizin hissiz veya duyarlı olması beklenmeyen bir durum değildir.
• Antibiyotiklerinizi bir hafta süreyle muntazam kullanın. Şişliklerin daha az olmasını sağlayacak olan ilacınızı düzenli olarak kullanın. İlaçlarınızı doktorunuza sormadan kendiliğinizden kesmeyiniz.
• Bir hafta süre ile aspirin veya aspirin içeren ilaçlar kullanmayınız.
• 3 hafta dolunca doktorunuzdan öğrendiğiniz masaja başlayınız.